Arama | Sözlükçe | Anasayfa |
B3e:Haber:Sarsın Kaynağını Bulmak
SARS’ın kaynağını bulmakHaziran 2006 Daha önceden bilinmeyen SARS virüsü, havadan yayılarak 774 ölüm vakasına ve 8,000’den fazla insanın hastalanmasına sebep olduğu 2002 ve 2003 yıllarında büyük panik yaşattı. Fakat bu esrarengiz virüs nereden çıkmıştı? Bilim insanları bu virüsün, insanlara başka bir organizmadan geçtiğinden şüphelendiler. 2003 Mayısında dikkatler misk kedisine yöneldi. Güney Çin’deki (burada misk kedisi bir tür yiyecektir) bir canlı hayvan pazarında virüsü kapmış misk kedileri bulunmuştu. Fakat araştırmalarda başka hasta misk kedileri bulunamadığı için bilim insanları SARS’ın özgün kaynağının bu hayvanlar olmadığına karar verdiler ve aramaya devam ettiler. 2005 sonbaharında iki araştırma grubu birbirlerinden bağımsız olarak Çin’deki at nalı yarasalarında büyük miktarlarda SARS benzeri virüs keşfettiler. Bu gizemli durumda yarasalar hem kurban hem de suçluydular; çünkü yarasalar SARS virüsünü taşır, ama muhtemelen yakalanıp hayvan pazarlarında satıldıklarında, virüs başka canlılara da geçti ve insanlara bu ara konaklar üzerinden de bulaşmış oldu.
Evrim Bunun Neresinde?Biyologlar SARS virüsünün özgün kaynağının misk kedileri değil de, yarasalar olduğu sonucuna tam olarak nasıl ulaştılar? Cevabı bulmak için virüsün evrimsel tarihini çıkarmamız gerekmektedir. Virüsler sürekli ve hızlı bir biçimde evrilirler. Hem bir soy içinde değişebilir, hem de farklı soyalara ayrılabilirler. Evrildikçe genom dizilimlerindeki ufak değişiklikler birikir. Bu genetik farklıklara dayanarak biyologlar farklı virüs suşları arasındaki evrimsel ilişkiyi ortaya çıkarabilirler. Böylece hangi suşun hangi suştan türediği ve hangi sırayla evrildiğini gösteren bir evrimsel ağaç çizilebilir. Bu vakada, biyologlar farklı kaynaklardan SARS virüsünün genetik malzemesi olan RNA örnekleri topladılar. Örnekleri virüs kapmış insanlardan, misk kedilerinden ve farklı yarasa türlerinden aldılar. Sonrasında RNA molekülleri çoğaltıldı, dizilimi okundu ve veriler soyoluş ya da evrimsel ağacı oluşturmak için kullanıldı.
Çizilen ağaca göre misk kedisi ve insandaki SARS virüsleri birbirlerine çok benzemektedir ve en önemlisi bu virüsler evrimsel ağaçta yarasa virüsleriyle aynı dalda yer almaktadır. Ayrıca, insan ve misk kedisi virüslerinin ortak atasının yarasa virüsü olduğu sonucu da bu ağaçtan çıkarılabilir. Bu bulgulara dayanarak biyologlar akla yatkın bir türden türe geçiş yolu ileri sürdüler. Virüsü kapmış olan yarasalarla temiz misk kedileri hayvan pazarında temas eder ve virüs misk kedilerine geçer. Sonrasında virüs, halk pazarındaki misk kedilerinde (ya da diğer hayvanlarda) çoğalır, evrilir ve insanlara sıçrar. İlginçtir ki, yarasalardan insanlara sık sık virüs geçtiği görülüyor. Yarasalar Ebola, Hendra ve Nipah gibi birçok insan virüsü için doğal depo işlevi görürler. Artık SARS virüsünü de bu listeye ekleyebiliriz. Fakat yarasaları bu kadar çok virüsün kaynağı yapan şey nedir? Biyologlar tam emin değil, fakat bunun mağaralarda diğer yarasa türleriyle birlikte sıkı kümeler halinde tünemeleriyle bir alakası olabilir. Bu durum bireyler ve türler arasında virüsün geçişini kolaylaştırabilir. Virüslere evrilme ve diğer virüslerle gen alış verişi yapma fırsatı sunar. Tıpkı kuş gribi virüsüyle insan gribi virüsünün bir araya gelerek ölümcül, bulaşıcı bir suşa evrilme yoluna benzer. İnsan SARS virüsünün, bir yarasa virüsünden evrildiğini bilmek yeni çıkan hastalıkları daha iyi anlamamıza ve ileride gerçekleşebilecek salgınları önlememize yardımcı olabilir. İnsanlarla yarasalar ve yarasalarla diğer hayvanlar arasındaki teması kesinlikle sınırlandırmalıyız. Bu tür virüsler yabani hayvan popülasyonları arasında uzun zamandır bulunuyorken şimdi neden aniden insanları etkileyecek şekilde evrildiler? Cevap muhtemelen insan davranışlarındaki değişikliklerde yatıyor. Genişleyen insan popülasyonları yabani hayvanların yaşam alanlarını işgal etmektedir. Pazarlar, çiftlikler ve hayvan çiftlikleri farklı türleri bir araya getirerek hastalık yapıcı geçişini kolaylaştırır; tropik bölgelerle dünyanın diğer bölgeleri arasındaki artan turizm amaçlı gidiş gelişler ve ticaret, hastalık yapıcıların yeni çevrelere girmesini sağlar. Bu bulaşma yollarını anlamak, yabani hayvanlardan insanlara geçen HIV, SARS ve Batı Nil virüsü gibi hastalıkların belki de ileride patlak verebilecek salgınlarını engellememize yardımcı olur .
Bu yazının çıkış noktası olan makaleler:
Haberler ve dergilerden makaleler:
Evrimi Anlamak kaynakları:
Misk kedi fotoğrafı MCPA2 kaynağından; yarasa fotoğrafı Dr.Brock Fenton'dan alınmıştır. |
|
| | | |
|