Arama | Sözlükçe | Anasayfa |
A11eY:Doga veya beslenme
Doğasında mı var? Yoksa yetişme tarzından mı?: Evrim ve fenotipik esneklikJennifer yaprakların stomalarının zaman içinde değişimlerini incelemektedir. Acaba bu evrimsel bir değişim midir? Bir başka deyişle değişerek türeme midir? Yanıt şaşırtıcı derecede karmaşıktır. Örneğin bir hardal bitkisini fidesini alıp, yüksek karbon dioksit içeren bir ortama taşırsanız, o çevrede büyüyen yeni yaprakların daha az stomaları olacaktır. Stomalardaki bu değişim yürürlükte olan bir evrim örneği midir? Açık bir şekilde, yanıt hayırdır. Bu durumda, bitkinin genetik yapısında ya da bir sonraki nesle aktarılabilecek popülasyonunda herhangi bir değişim olmamıştır. Değişimleri bir nesilden diğerine aktarma yeteneği evrimin tanımlayıcı bir özelliğidir. Hardal bitkisindeki bu kalıtsal olmayan değişime, fenotipik esneklik denir. Bu, canlı fenotipinin esnek olması ve çevreden etkilenebilmesi anlamına gelir. Fenotipik esnekliğe, insan popülasyonlarından aşinayız. Bugün yaşayan ortalama bir insan, 100 yıl önce yaşayan ortalama insandan daha uzundur. Ama bu evrimin bir sonucu değildir. Onun yerine, olasılıkla "yetişme tarzının" (yani çevresel etkenlerin) bir sonucudur; beslenme şeklimiz bugün bundan 100 yıl öncesine kıyasla ortalama olarak daha iyidir ve insanların daha uzun olmasına yol açar.
Öyleyse Jennifer’ın bitki stomalarında gözlemlediği değişimler, fenotipik esnekliği mi yoksa evrimsel değişimleri mi temsil ediyor? Aslında duruma göre değişir. Günümüz bitkilerinde yapılan kısa zaman ölçekli deneylerde, Jennifer fenotipik esnekliği gözlemlemiştir. Ancak değişimin binlerce veya milyonlarca yılda gerçekleştiği fosil bitkiler üzerindeki çalışmalarda, bu değişim evrimsel olma eğilimindedir. Ancak stoma sayısındaki değişimlerin genetik mi fenotipik mi olduğunu bir kenara bırakırsak, bu değişimler yine de karbondioksit düzeyindeki değişimin bir göstergesidir.
|
|
| | | |
|